Tutuklu gazeteci Aziz Oruç için Anayasa Mahkemesi’ne başvuru
HABER MERKEZİ – Yaklaşık bir yıldır tutuklu bulunan gazeteci Aziz Oruç’un tutukluluk durumu Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde 11 Aralık 2019 tarihinde gözaltına alınıp “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası yapmak” iddialarıyla tutuklanarak Patnos L Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderilen gazeteci Aziz Oruç’un dosyası Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşındı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) avukatları tarafından AYM’ye yapılan başvuruda, Anayasa’nın 19’uncu maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5’inci maddesinde düzenlenen “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı”nın ihlal edildiği vurgulandı.
Oruç’un haksız ve hukuka aykırı olarak gözaltına alınıp tutuklandığının belirtildiği başvuruda, hürriyetten mahrumiyetin ancak istisnai durumlarda ve kısa süreliğine uygulanması gerektiği hatırlatılarak, Oruç’un tutukluluk süresinin makul olmadığı ifade edildi.
Oruç’un gazeteci kimliğine vurgu yapılan başvuruda, özgürlüğünden mahrum bırakılmasının hem basın hem de ifade özgürlüğüne müdahale niteliğinde olduğu belirtildi. Başvuruda, Türkiye’de çok sayıda gazetecinin benzer suçlamalarla yargılandığı ve tutuklandığı da ifade edildi.
Bu doğrultuda, kişilerin hak ve özgürlüklerinin kötü niyetli bir şekilde sınırlandırılmasını yasaklayan AİHS’in 18’inci maddesi uyarınca, gazeteci Aziz Oruç hakkındaki yargılamanın bu maddeyi ihlal ettiği hatırlatıldı.
Ne olmuştu?
Hakkında açılan davalardan dolayı yaklaşık 3 yıl Irak Kürdistan Bölgesi’nde yaşayan Aziz Oruç, Avrupa’ya gitmeye çalışırken, İran üzerinden geçtiği Ermenistan kapısında gözaltına alınmıştı. Gözaltında Ermenistan polisinin şiddetine maruz kaldığı, daha sonra İran askerine teslim edildiği, İran’da da 2 gün boyunca işkenceye uğradığı ortaya çıkmıştı.
10 Aralık’ı 11 Aralık’a bağlayan gece ise ayakları çıplak ve üstü başı paramparça edilmiş halde tel örgülerin üzerinden Türkiye tarafına atılmıştı. Aziz Oruç, 11 Aralık’ta kentten çıkmak üzere Doğubayazıt-Ağrı karayolunda araç beklerken, polisler tarafından yere yatırılarak gözaltına alınmıştı. Oruç’la birlikte gözaltına alınan HDP Doğubayazıt İlçe Eşbaşkanı Abdullah Ekelek ve aynı anda evi ile işyeri basılarak gözaltına alınan Muhammet İkram Müftüoğlu, bir gün sonra çıkarıldığı mahkemece “Aziz Oruç’a yardım ettikleri” gerekçesiyle tutuklanmıştı.
İçişleri Bakanlığı tarafından “terörist” olarak lanse edilse de meslektaşları “Oruç’un gazeteciliğine şahidiz” demişti. Oruç, Doğubayazıt Sulh Ceza Hakimliği tarafından 18 Aralık 2019’da, “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklanmıştı.
6 ay boyunca iddianame hazırlanmasını bekledi. 8 Haziran’da hazırlanan iddianamede, Oruç’un ülkeye yasadışı bir şekilde girişinin “örgüt üyesi olduğu hususunu gösterdiği” ileri sürülmüştü. Öte yandan gazeteci Oruç, 2 Mart’ta “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla daha önceden açılmış başka bir davadan ertelemesiz 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
2013 yılında KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı’nda (DİHA) çalıştığı dönem boyunca yaptığı haberler delil gösterilerek hakkında pek çok dava açılan Oruç’un Diyarbakır ve İstanbul’da görülmekte olan davaları da sürüyor. Gazeteci Oruç’un 2012 yılında aldığı 6 yıl 3 ay hapis cezası ise halen Yargıtay’da. Oruç’un tutuklu yargılandığı davanın duruşması 9 Kasım günü görülecek.