Türkiye barışa ve huzura kavuşacak
Türkiye Araştırmaları ve Kalkınma Merkezi’nin (The Centre for Turkey Studies and Develpoment) gerçekleştirmiş olduğu etkinlikler kapsamında geçtiğimiz hafta gazeteci-yazar Cengiz Çandar Britanya Parlemantosu’nda ağırlandı.
Türkiye Araştırmaları ve Kalkınma Merkezi tarafından gerçekleştirilen panelin temel konusu köşe yazarı Cengiz Çandar’ın TESEV için hazırladığı “Dağdan İniş-PKK Nasıl Silah Bırakır? Kürt Sorunu’nun Şiddetten Arındırılması” raporu ve Kürt Meselesi’nde yaşanan son gelişmeler ile Van depremiydi.
Katılımın oldukça yoğun olduğu “Türkiye ve Demokrasi” konulu panele Gölge Avrupa Bakanı Emma Reynolds, milletvekilleri Eric Joyce, Andy Slaughter, Jeremy Corbyn’in yanısıra Aberystwyth Üniversitesi’nden Dr. Ayla Göl katıldı.
Milletvekilleri Emma Reynolds, Eric Joyce, Andy Slaughter, Jeremy Corbyn ileakademisyen Dr. Ayla Göl Van depremi için üzüntülerini dile getirerek Kürt Sorunu’yla ilgili düşüncelerini ve duygularını belirtten kısa birer konuşma yaptılar.
Gazeteci-yazar Cengiz Çandar ise konuşmasına TESEV için hazırladığı rapora, Kürt Sorunu’na asıl çözüm üretecek olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden milletvekillerinin ilgisizliğine karşı İngiliz Perlemantosu’ndan milletvekillerinin gösterdigi duyarlılığa teşekkür ederek başladı.
“PKK GÖRMEZDEN GELİNEREK KÜRT MESELESİ ÇÖZÜLEMEZ”
Kürt sorunu’nun askeri güçle çözülemeyeceğini vurgulayan Çandar, PKK’nin Kürt Sorunu’nun bir sonucu olduğunu, Kürt Sorunu’nun PKK’den çok önceleri var olduğunun altını çizerek, PKK’nin görmezden gelinerek bu sorunun çözülemesinin mümkün olmadığını dile getirdi. Kürt sorununun çözümünde siyasi iradenin üzerine düşeni yerine getirmesinin aciliyeti üzerinde duran Çandar, çözümsüz geçen her günün yeni acıları da beraberinde getirdiğini dile getirdi.
“Terörizm ve Kürt Sorunu birbirinden faklı iki şeydir. Eğer siz teröre karşı şavaştığınızı düşünüyorsanız büyük bir yanılgı içindesinizdir” diyen Cengiz Çandar, meselenin çözümü için kavram kargaşalığına son verilmesi gerektiğini, siyasi irade tarafından kullanılan dilin çözüme hizmet için yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.
SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN DİYOLOG ORTAMI VAR
Çandar, sorunun çözümü için diyolog ortamının var olduğunun, her iki tarafın da karşılıklı görüşmeler yaparak konuştuğunun fakat bu diyologun artık bir uzlaşma noktasına taşınmasının ve şiddete son verilerek anlaşmanın bir an önce yapılmasının gerektiğini belirtti.
PKK’nin Kürt Sorunu’nun çözümünde dışlanamayacağını, muhatap olarak PKK’nin dikkate alınması gerektiğini ve Kürt sorununu çözmek için öncelikle Kürt kimliğinin kabül edilmesinin, Kürtlerin kültürel haklarının tanınmasının ve verilmesinin gerektiğini söyleyen Cengiz Çandar Kürtlerin, mecliste Kürt milletvekilleri tarafından temsil edilmesinin de önemine vurgu yaptı.
Binlerce Kürt aktivist düşüncelerinden ve yazılarından dolayı hapisteyken Kürt Sorunu’nun nasıl çözülebileceğinin ve sorunun çözümü için kimin muhatap alınacağının, bu süreçte Kürtleri kimlerin temsil edeceğinin bir muamma olduğunu belirten Çandar, sorunun çözümü için mecliste gerçek bir demokrasi ortamının var olmasının, tutuklu olanların serbest bırakılmasının ve demokratik alanda Kürt sorununun özgürce tartışılmasının gerektiğini bildirerek, şunları kaydetti:
“Öcalan’ın hapiste olması da diğer bir önemli sorundur. Milyonlarca Kürt Öcalan’ı liderleri olarak görmekte ve ona inanmaktadırlar. Bu bağlamda Abdullah Öcalan çözümün bir parçası olmalıdır. İnsanları dağdan indirmek istiyorsanız Öcalan’ı içerde tutarak bu sorunu çözemezsiniz.”
“Her iki taraf da süregelen şiddet için birbirini suçlamaya devam etmektedir. Oldukça güç hangi tarafın sorumlu olduğunu söylemek ama sonuçta şiddet hâlâ devam etmekte. Şiddete son verilmesi için herkesin üzerine düşeni yerine getirmesi çağrısında bulunan Cengiz Çandar, “Türkiye barışa ve huzura kavuşacak, bunu umud ediyorum” dedi.