Sanat Sergisi: Kelimeler Yetersiz Kalınca Sanat Çiçek Açar
Kürt sanatçı Sevcan Yüksel Henshall’ın sergisi, Kelimeler Yetersiz Kalınca Sanat Çiçek Açar, 7 Aralık Pazar günü gerçekleşecek.
İlk sergisini 2008 yılında gerçekleştiren Yüksel, yeni çalışmalarıyla tekrar sanat severlerinin karşısında olacak. Sergide satılan resimlerin gelirinin yüzde 50’si, İşid’in saldırıları sonucundan göç eden, Kobane ve Şengal’lilere tıbbi ve barınak yardımı sağlayan Alman Kürt Doktorlar Birliğine bağışlanacak.
Sergi, Stoke Newington kütüphanesi sergi salonunda, saat 15:00-20:00 arası gerçekleşecek.
Çalışmaları ve sergisiyle ilgili görüştüğümüz Yüksel sanatını şöyle anlatıyor: ‘‘Sanatım ifadeli, samimi ve dürüst. Gerçek ve hayal gücü arasındaki çizgi üzerinden geçiyor. Figürlerde özgürlük duygusu var fakat duruşlarında sınırlama görülüyor. Figürler belirli olsalar da resimlerin genel görünümü soyut.’’
Beş yaşında geldiği Londra’da okulda dil engelinden kaynaklı iletişimde zorlandığı için çizime yöneldiğini anlatan Yüksel, bu deneyimini şöyle anlattı: ‘‘Kelimeler yetersiz kaldığında, insan figürünü çizerek kendimi ifade etmeye başladım. Okula başladığımda, İngilizce bilmediğim için diğer sınıf arkadaşlarımla aynı dersleri yapamıyordum. Ve, köşede oturup İngilizce kelimelerin anlamlarını çözmeye çalışıyordum. İngilizce ‘it’ kelimesinin anlamını anlamaya çalışıyordum örneğin. Tabii, Türkçe anlamı çok farklıydı.
‘‘Sadece sanat dersini sadece yapabiliyordum. Öğretmenler de yaptığım resimleri övmeye başladılar ve bu benim için moral oluyordu. Dördüncü sınıfta, sanat sever bir öğretmenim vardı ve benim bu tutkumu geliştirmemde yardımcı oldu. Cep harçlığımla resim defterleri, renkli kalemler ve boya alarak harcamaya başladım. Kışları, evde, resim ve boya yaparak geçiriyordum. Bu daha sonra alışkanlık oldu. Orta okul ve kolejde sanat okuyarak yeteneğimi daha da geliştirdim.
Salvador Dalí, Frida Kahlo ve Giorgio de Chirico gibi sanatçılardan etkilendiğini belirten Yüksel, üniversite yıllarında, çizimlerine hobi olarak devam ettiği süreçte, kendi tarzını oluşturduğunu ifade etti.
Kolejde disleksi olduğunu öğrenen Yüksel, Kadın vücudunun ve feminizmin kendisine ilham verdiğini belirtiyor. Yüksel, resimlerinde kadın figürlerini sıkça kullanarak kadın ve doğa gibi konuları ele alıyor. Yüksel, müzisyen olan eşinin de son yıllarda kendisine ilham verdiğini belirtti. Eşinin sanat ve müziğe bağlılığının kendisinin de sanatsal çalışmalarına daha fazla zaman ayırmasını sağladığını ifade ederek, yeni koleksiyonundaki çalışmalarının yarısının müzikle ilgili olduğunu söyledi.
Yüksel, çevresinde olanların doğal olarak sanatına yansıdığını, fakat bunun bilinçli gelişmediğini belirterek şöyle dedi: ‘‘Duygularımı ve siyasi düşüncelerimi sanatıma yansıtmaya çalıştığımda yaratıcılığım azalıyor. O yüzden gerçeküstü çalışmalar yaparak, bilinçaltı hayal gücünü canlandırmaya çalışıyorum. Kobane ve Şengal’de olanlara ilişkin, Yüksel duygularını şöyle ifade etti: ‘‘Kobane ve Şengal’de devam eden gelişmeler beni dehşete düşürüyor. Bir etnik gruba devamlı saldırılıp katledilmeye çalışılması çok moral bozucu. Beni üzüyor ve sinirlendiriyor. Bu yönlü duygular bilmeden sanatıma yansıyor. Bunların hangi eserlerin olduğuna ziyaretçilerin yorumuna bırakıyorum.’’
Elbistan’da doğan Yüksel beş yaşında İngiltere’ye geldi. Hackney’de 15 yıl yaşayan Yüksel, orayı hala evi olarak görse de müzisyen eşi Richard Henshall ile evlendikten sonra Surrey’e taşındı ve orada bir ilk okulda öğretmenlik yapıyor. Queen Mary Üniversinde hukuk okuyan Yüksel, bu dalda staj yaptıktan sonra avukatlık yapmak istemediğine karar verdi ve öğretmenliğe başladı.
Sergide Richard Henshall’dan müzik dinletisi olacak.
Tüm bilgiler aşağadaki posterde.