Nazım Yüce ve Salih Azgan Londra’da anıldı
Kürt Halk Meclisi tarafından Kürt özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren Nazım Yüce (Agit) ve Salih Azgan (Cahit) için bir anma düzenlendi.
Londra Kürt Halk Meclisi tarafından 25 Ocak 1998 yılında yaşamını yitiren Nazım Yüce (Agit) ve Rojava’da yaşamı yitiren Salih Azgan (Cahit) için KCC binasında bir anma düzenledi. Anmaya, Yüce ve Azgan ailelerinin yanı sıra, şehit aileleri, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve yüzlerce kişi katıldı. Saygı duruşu ile başlayan anma da önce 1991 yılında PKK”ye katılan ve bir çok kez savaşta yaralanmasına rağmen son olarak Rojava’da Türk devlet güçlerinin saldırıları sonucu yaşamını yitiren Salih Azgan için hazırlanan slayt gösterildi.
Slayt gösteriminin ardından şiirler okunurken, bu kez Britanya’dan 1992 yılında PKK’ye katılan ve 1998 yılında yaşamını yitiren Nazım Yüce (Agit) için hazırlanan belgesel gösterildi. Yüce’nin yaşamını konu alan belgesel anmaya katılanlar da duygu dolu anlar yaşatırken, özellikle 1996 yılında Zagroslar da karlı bir yolculuk sırasında ayağı soğuktan kangren olup kesilmesine rağmen, yürüttüğü mücadele ve azim dikkat çekti.
ŞEHİTLERİMİZE LAYIK OLACAĞIZ
Belgesel gösteriminin ardından KCDK-E tarafından bir açıklama yapıldı. PKK’nin şehitler hareketi olduğu vurgulanarak, “Önder Apo’nun söylediği gibi bizler ödediğimiz bedeller ve canlar la mücadeleyi büyüttük. İşte bu şehitlerimizin ödediği bedeller ile halkımız yok oluştan varoluşa dirilişten özgürlüğe giden yolda büyük mesafeler kat etti. Bugün bütün dünya PKK ve Kürt halkını tanıdı. Bu şehitlerimiz olmasaydı bizler onurlu bir yaşamın sahibi olamayacaktık. Şehitler olmasaydı onurlu halklar içerisinde yerimizi alamazdık. Bugün bir kimlik ve onurlu bir yaşam varsa bu şehitlerin emekleri ve ödedikleri bedellerle gerçekleşmiştir. Bugün onurlu bir şekilde biz Kürdüz diyebiliyoruz. Bizler de bu ödenen bedellere bir halkın umudu ve özgürlüğü kimliği ve onuru için bedel ödeyen şehitlerimize layık olacağız. Onların gerçeğe dönüştürdüğü hayallerini koruyup büyütüp geliştirmekte bizim sorumluluğumuzdur. Onlara layık olabilmek için daha fazla mücadele daha fazla örgütlenme içerisinde olacağız Bizler Agit ve Cahit yoldaşların bayrağını ve silahını asla yerde bırakmayarak onların yarattığı değerler ile mücadeleyi büyütüp zafere götüreceğiz” dedi.
‘O KÜRDİSTAN AŞIĞIYDI’
Anma da Salih Azgan’ın ailesi adına bir konuşma yapan Muztafa Azgan, Cahit’in bir Kürdistan aşığı olduğunu vurgulayarak, “Hep Kürdistan dağların dan söz ederdi. Mücadele ile 1988 yılında tanışmıştır. Önce Türkiye metropollerin de çalışma yürüttü ve deşifre olunca 91 yılında yönünü dağlara verdi. Katılım yaptıktan sonra Kürdistan’ın tüm coğrafyasında en çetin koşullar da savaştı ve mücadele etti. Onlarca defa yaralanmasına rağmen ayağını ve bir gözünü kaybetmesine ragmen asla mücadele saflarını terk etmedi. Hatta Avrupa’ya çıkarmak istediğimiz de bile ‘Ben Kürdistan aşığıyım. Yaşam gerekçem Kürdistandır’ diyerek bunu red etti. Cahit heval aşık olduğu topraklar da şahadete ulaştı. Bizler için büyük bir onur abidesidir” diye kaydetti.
‘TEREDDÜTSÜZ YAŞAMIN SAHİBİYDİLER’
Anma da söz alan Londra Kürt Halk Meclisi Şehit Aileleri Komitesi üyesi Ali Poyraz ise Kürt özgürlük mücadelesinin şehitlerin büyük emeği ile bugünlere geldiğinin altını çizerek, şunları söyledi: “Onlar asla diz çökmedi. Ne Türk faşizmine nede DAİŞ barbarlarına. Türk faşizmi de barbarlar da şehitlerimizin karşısında diz çöktüler. Yaşamlarının sonuna kadar bu fedakar ve onurlu direnişin sahibi oldular. Cahit ve Agit heval aynı süreçler de mücadeleye katılıyorlar. Özellikle Kürt halkının dirilişinin gerçekleştiği ve ancak Türk devletinin en yoğun saldırılarının olduğu bir dönemde yönlerini Kürdistan dağlarına verdiler. Kürdistan’ın bir çok alanında mücadele de tereddütsüz bir katılım gösterdiler. Agit yoldaşın ayağı testere ile kesiliyor. Ancak o ülke de mücadele yürütmek konusunda ısrarını ve talebini dile getiriyor. Şahadetinin tarihini bilmesine ragmen ‘ölürsem mücadeleye nasıl katkı sunarım’ diyerek ‘Beni Kürdistan’ın kalbi Amed’e gömün’ demiştir. Şahadetinde bile bu mücadele ve halkının kaygısını taşımıştır. Bizler böylesi bir direniş ve şehitler geleneğinden geliyoruz. Hayallerinin ve özlemlerinin takipçisi olarak şehitlerimize layık olacağız.” Yapılan konuşmaların ardından anma etkinliği “Şehit namırın” sloganları ile sona erdi.