Müslim, Britanya Parlamentosundan Ankara’ya Cevap Verdi
Demokratik Birlik Partisi Eşbaşkanı Salih Müslim Britanya parlamentosundan Ankara’nın yakalama kararına cevap verdi. Müslim Britanya parlamentosunda yapılan toplantı öncesi yakalama kararı ile ilgili yaptığı açıklamada, mevcut kararın hukuk ile ilgisi olmadığını ve sultanın bir fermanı olduğunu ifade etti.
Londra’da çalışmalarını yürüten Centre for Kurdish Progress’in organize ettiği bir toplantıda konuşan PYD Lideri Salih Müslim, Suriye ve Rojava’daki gelişmeler üzerine değerlendirmeler yaptı. Toplantı öncesi Ankara savcılığının yakalama kararı ile ilgili bir açıklama yapan Müslim şunları belirtti; ‘‘ Ankara’da yaşanan patlama ile ilgili hiçbir ilgimizin olmadığını kendileri de tüm dünya da biliyor. Biz ilk anda bombalı saldırıyı da kınadık. Saldırının faili olarak belirttikleri kişiyi de araştırdık ve Rojava’da böyle bir kişinin olmadığını açığa çıkarttık. Bu kararın hukuki bir yönü yok, tamamen sultanın fermanı niteliğindedir. Dünya bu kararı ciddiye almayacaktır.’’
Ankara savcılığının yakalama kararı ile ilgili yaptığı açıklamadan sonra toplantı başladı. 200’u aşkın kişinin katıldığı toplantının ev sahipliğini İskoç Milletvekili Natalie McGarry yaparken Unite Sendika Yöneticisi Simon Dubbins, Kürtleri uzun yıllardır destekleyen Lord Hylton, Gölge Savunma Bakanı İşçi Partili Nia Griffith ve İskoç Milli Partisi (SNP) Savunma Sözcüsü Milletvekili Brendan O’hara da programda söz aldılar.
Toplantıya katılanlar arasında Rojava’da yaşamını yitiren YPG’li İngiliz Dean Evans’ın annesi de kısa bir konuşma yaptı. Konuşmaya başladığında dinleyiciler ayakta alkışlarken, Britanya parlamentosu tarihinde ilk defa ‘şehid namirin’ sloganlarıyla da tanışmış oldu. Yaptığı konuşmada Britanya hükümetini, Türk devletinin yaptığı kıyımlara sessiz kalmakla suçlayan anne Evans daha fazla dayanışma çağrısı yaptı.
Salih Müslim 2011’den beri süre gelen Suriye’deki çatışmayı değerlendirdi. Assad diktatörlüğünün yıkılmasını amaçlayan bu çatışmada Suudi Arabistan ve İran’ın da planları olduğunu hatırlatan Müslim Türkiye’nin ise bir Osmanlı İmparatorluğu değil Misak-ı Milli sınırları içerisinde olduğu savunulan Kerkük ve Musul gibi şehirleri isteyerek bir Türk imparatorluğu oluşturmaya çalıştığını gözlemlediğini söyledi. İran’ın da yeni Safavi İmparatorluğu kurmak isteminin olduğunu sözlerine ekledi.
Müslim Rojava ve diğer kantonlarda YPG ve YPJ gibi silahlı güçlerle topraklarına sahip çıktıklarını ve bir toplumsal anlaşma ile Kürt, Arap, Türkmen ve diğer etnik ve dini gruplarla ile bir harmoni içinde yaşamaya çalıştıklarını söyledi. Kadın hakları ve insani değerlerin öne çıkarıldığı bu toplumsal sözleşmede yönetimin halkta olduğu ve bu modelin tüm Orta Doğu’ya örnek olacağını umduklarını söyleyen Müslim yine kendilerinin Daiş ve al-Nusra’ya karşı savaştıklarını söyledi. Müslim 1 Kasım tarihinin Kobanı günü olarak ilan edildiğini ve bunu destekleyen diğer ülkelere de teşekkürlerini iletti.
En sonki Cenevre konuşmalarının ertelenmesiyle Suriye halkının umutlarının iyice azaldığını belirten Müslim uluslararası güçlerin siyasi desteğini istedi.
Trump’ın Başkan seçilmesiyle Amerika’nın uluslarası politikasının değişmeyeceğine inandığını söyleyen Müslim Suriye Demokratik Güçleri ile koalisyonun Daiş’i yenmek için hala en iyi strateji olacağını ekledi.
Ne zaman bir Kürdistan devleti kurulacağı sorusu üzerine Müslim şöyle dedi; ‘Kürt olmaktan gurur duyuyorum, Kürdistan’dan geliyorum. Ama ulus-devlet için çabalamıyorum, ben bölgede yaşayan kadim halkların bir arada yaşaması için çabalıyorum. Kürdü, Ermenisi, Hristiyanı, Türkmeni, Arabı, her etnik ve dini kesimin bir arada yaşayabileceği demokratik konfederasyon için çabalıyor ve mücadele veriyoruz. Türkiye hükümeti Türkleri yansıtmıyor, Türk kardeşlerimize nefretimiz yok. Biz kırıcı değil yapıcı politikalar yürüyoruz. Britanya Türkiye ilişkilerinin kesilmesini istemeyiz.’
https://youtu.be/r23Yk_zIyIY
Sendikacı Simon Dubbins Kürtlerin bölgedeki insan hakları, seküler demokrasi ve kadın hakları için verdikleri mücadeleleri Ünite olarak gönülden desteklediklerini söyledi. Türkiye Hükümeti’nden PKK ile tekrar masaya oturup barış için yeni görüşmelerin yapmasını beklediklerini ekleyen Dubbins uluslararası dayanışmayı sürdüreceklerini belirtti.
Lord Hylton Suriye’deki savaşta uluslararası müdahale olduğunun farkında olduğunun ama savaşın bitmesi için Kürtlerle ve bölge insanıyla daha çok diyaloğun gerektiğini söyledi.
Nia Griffith ise bölgeden güvenilir bilginin gelmesinin çok önemli olduğunu yoksa İngiltere Hükümeti dahil uluslararası toplumların çözüm için harekete geçmekte zorluk çektiklerini söyledi.