Londra’da ‘ulusal birlik’ yürüyüşü
HİKMET ERDEN
LONDRA- Londra’da bir araya gelen Kürdistani kurumlar, Kürtlerin ulusal ve siyasal birliği talebiyle bir yürüyüş gerçekleştirerek, Kürdistan’ı parçalayan Sykes Picot antlaşmasını protesto etti.
Londra’da KNK, KCDK-E, YNK, PYD, Goran ve PJAK’ın dabulunduğu 25’i aşkın Kürdistani parti ve kurum temsilcileri ile çok sayıda üyesi Kürt Ulusal Birlik etkinlikleri kapsamında Trafalgar Meydanı’nda bir araya geldi. Eylem de, Kürt siyasi hareketlerinin bayrak ve flamaları ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterleri taşındı. Kürdistan’ın 4 parçasından temsilcilerin katıldığı eylem de, Kürt halkının ulusal birliğinin sağlanması yönünde pankart ve dövizler taşındı. Trafalgar’da bir araya gelen Kürdistani kurumlar, Trafalgar Meydanı’ndan İngiltere Dışişleri Bakanlığı’na doğru bir yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş sırasında sık sık, Yaşasın Kürt halkının birliği”, “İşgale karşı Rojava’yı savun” sloganları atılırken, “Sykes Picot anlaşması ile Kürdistan parçalanarak vatanımız işgal edildi. Ancak ulusların kendi kaderini tayin hakkı vardır ve Kürt halkı kendi kaderini tayin ederek ulusal birliğini sağlayacaktır” yazılı pankartlar dikkat çekti.
KÜRDİSTANI PARÇALADILAR
Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a da tepki gösterilen yürüyüşte, “Katil terörist Erdoğan” şeklinde slogan atıldı. Yürüyüş kapsamında İngiltere Başbakanlık binası önünde bir açıklama yapıldı. Kürdistani kurumlar adına açıklamayı KNK üyesi Dr. Mehri Rezai bir açıklama yaptı. Rezai, yüz yıl önce Skyes Picot antlaşması ile Kürtler ve Kürdistan parçalara ayrıldığını vurgulayarak, bu antlaşmayı bir kez daha protesto ettiklerini belirtti.
‘SYKES PİCOT ÇÖZÜMSÜZLÜKTÜ’
Özgürlük ve ulusal birlik için daha fazla kenetlenmenin zamanı geldiğini söyleyen Rezai, “Bugün 60 milyondan fazla Kürt ve milyonlarca Asuri, Yezidi ve diğer etnik kökenler yüz yıl önce Mark Sykes ve Francois Picot tarafından hazırlanan sınırlar ile parçalandı. Türkiye’deki Kürtler, 1990’ların sonlarına kadar temel vatandaşlıktan mahrum bırakıldı ve Türk Hükümetine karşı on yıllardır sürecek bir savaşta kilitlendi. Suriye’nin Kürtleri, Esad rejimi altında onlarca yıldır kültürel veya dilsel özgürlükler olmadan yaşadılar. 2011’de Suriye İç Savaşı’ndan çıkmadıkça, tam oy hakkı tanınmadı. Irak’ta Saddam Hüseyin tarafından Kürtler soykırıma tabi tutuldu. İran’da 1946 da Kürt otonomuna saldırıldı ve katliamlar yapıldı” dedi. Skyes Picot antlaşmasının Ortadoğu’yu istikrarsızlığa soktuğu ve yüz yıl önce bir arada yaşayan halkları ve kimlikleri parçalamanın sonuçlarının çok ağır olduğunu kaydeden Rezai, “En iyi çözüm, bütün kültürlere ve etnik gruplara saygılı, yeniden tanımlanmış demokratik bir devlete sahip olmaktır. Kimliklerin kendini özgürce ifade ettiği ve yaşattığı anayasal ve yasal bir idari yapılanmalara ihtiyaç vardır” diye kaydetti.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NA YÜRÜDÜLER
Rojava’da İŞİD ve Türk devletine karşı savaşan kadınlara dikkat çeken Rezai, faşizme ve gericiliğe karşı savaşan Kürt kadınlarının mücadelesini Kürt halkının birlikte taçlandırması gerektiğinin altını çizdi. Türk devletinin Kürt halkının kazanımlarına yönelik saldırılarına dikkat çeken Rezai, Erdoğan’ın İŞİD ile birlikte Kürt halkına topyekun bir savaş açtığını belirtti. Sykpe Picot antlaşmasının yarattığı bu parçalanmışlığa karşı Kürt halkının Demokratik konfederal bir sistem ile Ortadoğu’daki sorunların çözülebileceğini ifade eden Rezai, “Konfederalizm bölgedeki farklılıkların tam olarak temsil edilmesine izin veriyor. İnsanları, tüm kültürleri, dilleri ve kimlikleri içeren ve bütünleştiren aşağıdan yukarıya bir kesinlik inşa etme yetkisine sahip olacak” diye kaydetti.
Rezai’nin yaptığı ortak açıklamanın ardından Kürdistanlılar bu kez Başbakanlık binasından Dışişleri Bakanlığı binasına doğru yürüyüşe geçti. Bakanlık binası önünde bir süre daha eylemlerini sürdüren Kürtler, burada da ulusal birlik konusunda kararlılıkların bir kez daha dile getirdi.