Kıbrıslılar, 42 yıldır barış türküsü söyleyemiyor

Kıbrıslılar, 42 yıldır barış türküsü söyleyemiyor

Türk devleti, Kıbrıs’a yönelik 20 Temmuz 1974’teki işgal hareketini “Ayşe tatile gitti” parolasıyla başlatmıştı. Ayşe’nin 42 yıllık tatili, Kıbrıs’ta Türk ve Rum halklarına cehennemi yaşattı.

Erem Kansoy

Türk devleti Ada’nın bir bölümünü, karapara aklama, fuhuş, mafya, kumar merkezi haline getirdi. Türk ve Rum halkları ise birlikte yaşam düşüncesini canlı tutuyor. Kıbrıs Adası’nın tamamı şu anda Kıbrıs Cumhuriyeti yönetiminde Avrupa Birliği’nde bulunsa da, Türk devletinin askeri ve siyasi olarak 1974 yılından bu yana halen Ada’da bulunması onu, ‘çağdaş’ sömürgeci olduğu kadar uluslararası hukukta işgalci güç konumunda tutuyor.

Kıbrıs’ta Türkler ve Rumlar, ortak bir yaşam, tek temsiliyet ve eşit haklar temelinde 35 yıldır birlikte mücadele verse de hem İngiltere’nin garantör ülke pozisyonu, hem de Türk devletinin kirli oyunlarından dolayı Kıbrıslılar, 42 yıldır barış türküsü söyleyemiyor.

Kıbrıslı Rumların 2003 yılında Avrupa Birliği’ne yaptığı üyelik başvurusu kabul görürken, Kıbrıslı Türkler ise ‘İşgal Toprakları’nda yaşadıkları gerekçesiyle AB’ye alınmadı. Fakat, Kıbrıs doğumlu anne baba ve Kıbrıs doğumlu vatandaşlar Kıbrıs Cumhuriyeti yani AB pasaportu almaya hak kazandı.

Çektirmediğini bırakmadı

Özelleştirme politikaları, üretimden koparma ve asimilasyon,  eğitim, sağlık ve sosyal hizmetlerde bağımlılık, ambargo ve izolasyon yöntemlerinin yanı sıra medya ve basın sömürüsüyle de Türk devleti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğu 1983 yılından bu yana Ada üzerinde yaşayan insanlara çektirmediği bırakmadı.

Kültürel yozlaşma ve kimlik sorunu ile burun buruna gelen Kıbrıslı Türkler, Ada’nın kuzeyindeki Türk devleti işgal topraklarında siyasi mücadele verebilecekleri bir platform dahi olmadan günlük yaşantılarına devam ediyor.

Her iki toplum içerisinde aktif ve geniş tabana sahip sol örgütler ise 2003 yılından bu yana ortak çalışmalar yürüterek dünyanın ilgisini çekmeye çalışıyor. İki toplumlu sosyal ve kültürel etkinlikler, spor aktiviteleri, iki toplumlu yaşam alanları gibi uzun soluklu çalışmalar ile Kıbrıslılar, 1974 öncesinde olduğu gibi bugün de birlikte yaşayabileceklerini dünyaya kanıtlama çabası içerisindeyken, Türk devleti zaman zaman belgelerle de ortaya çıkan ‘katil, hırsız ve kaçakçıların’ tatil merkezi olarak Ada’nın kuzeyini kullanıyor. Özellikle Ada’da yerli yaşam kültürü içerisinde kumar yadırgansa da, şu anda Türk devletinin yardımlarıyla açılmış durumda.

Türk işverenlerinin sahibi olduğu yüzlerce otel ve kumarhane, hafta sonları Türkiye’den Ada’nın kuzeyine giden zenginlerin eğlence merkezi haline gelmiş. Elbette gazinoları Ada’ya getirenler uyuşturucu, silah, kara para ve seks turizmini de getirecek veya getirilmesine göz yumacak.

Birlik çalışmaları da sürüyor

Acı gerçektir ki, üretimden koparılıp ekmek derdine düşürülüp, kimliksezliştirilen ve asimile edilen Kıbrıs Türk’ü kendi iç sorunları ile boğuşurken, Kıbrıslı Rum demokrat ve sosyalistler, Ada’nın birleşmesine yönelik çalışmalara Avrupa’da ve Kıbrıs’ta  aralıksız devam ediyor.

Son olarak ‘Kıbrıs birleşsin, Türkiye’nin adaletsizliği son bulsun’ şiarıyla Britanya Kıbrıslılar Federasyonu tarafından kitlesel bir yürüyüş düzenlendi. Yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı ve Kıbrıslı sol örgütlerin de destek verdiği yürüyüşte Kıbrıslı Türkler de hazır bulundu. Londra’daki Türk Büyükelçiliği önünde toplanan eylemciler, işgale karşı basın açıklaması yaptı.

Kıbrıslılar, 42 yıldır barış türküsü söyleyemiyor 1

Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “42 yıldır devam eden Ada üzerindeki Türkiye zulmünün derhal son bulması gerekiyor. Türk devleti, kendinden olmayan her toplumun başına adeta dert olmuş durumdadır.” Christos Karaolis’un başkanlığını yaptığı Britanya Kıbrıslılar Federasyonu’nun eylemindeki ‘İşgalciler çekilsin’, ‘İşgalci Türkler Ada’mızdan çekilsin’ sloganları, Kıbrıs’ın geleceği için de tek çözüm yolunun da göstermiş oluyordu. Hazırlanan dosya da Türk yetkililere sunuldu. Yürüyüş korteji daha sonra ise Trafalgar Meydanı’na ilerledi. Türk devletinin Kıbrıs’tan bir an önce çekilmesini talep eden 20 bin bildiri dağıtıldı. Photo-ParikiakiNewspaper.

CATEGORIES
TAGS
Share This