KESİNTİLERE HAYIR: “KEMER SIKMA POLİTİKASI BÜYÜK BİR YALAN”

Muhafazakar Parti hükümeti, önümüzdeki dönem bütçe tasarrufu adı altında birçok alanda sosyal güvence kesintilerine gidecek. Daha önceki dönemlerde yapılan kesintilerin ülke ekonomisine hiçbir katkısı olmadığı gibi, aksine mevcut durumu daha da zorlaştıracağı kanaati hakim. Kemer sıkma politikalarının özellikle dar gelirlileri ve yoksulları etkileyeceği, zengin ve fakir arasındaki eşitsizliği de derinleştireceği ifade ediliyor.

‘Kesintilere Hayır’ protestolarını düzenleyen Halk Meclisi (People’s Assembly) bu protestoların, İngiltere genelinde grev, eylem ve sivil itaatsizlik kampanyalarının başlangıcı olacağını belirtiyor.

Geçtiğimiz Cumartesi günü “Kesintilere Hayır” adı altında yapılan protesto yürüyüşüne, resmi olmayan rakamlara göre yaklaşık 250 bin kişinin katıldığı tahmin ediliyor.

Hükümeti ve kesintileri eleştiren birçok konuşmanın yapıldığı gösteride, konuşma yapanlar arasında ünlü simalar da vardı. İşçi Partisi Genel Başkan adayı Jeremy Corbyn, komedyen Russell Brand, şarkıcı Charlotte Church bu isimler arasındaydı.

Bu isimlerin konuşmalarından derlediklerimiz şöyle:

JEREMY CORBYN: “BU TOPLUMSAL BİR HAREKETTİR”

Jeremy Corbyn

Konuşmasına, bu tür protesto gösterileri çok önemlidir ve politik sürecin bir parçasıdır diyerek başlayan Jeremy Corbyn, “Farklı bir toplum yaratabilme imkanımız olduğunu gösterdiğiniz için burada toplanan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Hükümetin 5 yıl boyunca uyguladığı kesintileri gereksiz olarak niteleyen Corbyn, “2008 yılında yaşanan krizi öğretmenlerin, hemşirelerin, işsizlerin, engellilerin ya da evsizlerin yaratmadığını, krize ayakta kalabilmek için milyarlarca parayı yağmalayan kontrolsüz bankacılık sisteminin sebep olduğunu vurguladı.

Ukip’in göçmen politikasını eleştiren Corbyn, “Medyanın bize söylediği tek şey, suçlamak için birilerini bulmamız gerektiği… Ama ben bu ülkenin ekonomisine katkıda bulunan bu insanların yanında duruyorum” dedi.

Corbyn konuşmasına şöyle devam etti: “2010 yılında koalisyon hükümeti kurulduğunda sosyal yardımlarda ve birçok alanda hemen kesintiye gitti. Sonuç olarak Britanya’da 1 milyon insan yemek bankasını (food bank) kullanıyor. Biz dünyanın en zengin ülkelerinden biriyiz bu gerçekten gerekli ve doğru mu?

Eşitsizlik gittikçe kötüye gidiyor. Ülkenin en zengin 100 kişisi, nüfusun %30’una eşdeğer bir zenginliğe sahip. Önümüzdeki dönemde yapılacak olan kesintiler, mevcut durumu daha da zorlaştıracaktır.

Geçimlerini sağlayamayan evsiz insanları, sokakta yatanları ve 0 sıfır saat kontratı ile çalıştırılan gençleri görüyorum. Bu ülkede insanların sokakta yatmak zorunda kalması ahlaki açıdan doğru mudur? Daha fazla sosyal konut yapılsın…

Toplumların amacı yoksulluğa, eşitsizliğe ve evsizliğe son vermek olmalıdır. Bu toplumsal bir harekettir, bireylerin çıkarlarını ön planda tutan bir hareket değildir. Bu bizim toplumumuzu iyi anlamda değiştirebileceğimizin göstergesidir. Güven ve iyimserlik ile yolumuza devam edelim.”

CHARLOTTE CHURCH: “KEMER SIKMA POLİTİKASI BÜYÜK BİR YALAN”

Charlotte Church

Hükümetin kemer sıkma politikalarının, haksız, gereksiz ve etik olmadığını belirten şarkıcı Charlotte Church, bu politikaları “büyük bir yalan” olarak nitelendirdi.

Church, “Bu ülkenin ekonomik stimülasyona ihtiyacı var” dedi. Hastanelerin ve okulların özelleştirilmesini eleştiren Church, eğer bu gerçekleşirse geriye dönüşü çok zor olacaktır açıklamasını yaptı.

RUSSELL BRAND: “BEN REFAH DEVLETİNİN BİR ÜRÜNÜYÜM”

Russell Brand

Komedyen Russel Brand ise konuşmasında şunları söyledi: “Refah devleti olmasaydı eğitim göremezdim ve yaşayacak yerim olmazdı. Refah devleti olmasaydı annem çoktan kanserden ölmüştü. Ben refah devletinin bir ürünüyüm, komedyen olabilmek için refah devletinin olanaklarından yararlandım ve bunun için de minnettarım.”

“Kesintilere Hayır” kampanyasını başlatan Halk Meclisi (People’s Assembly) Ulusal Sekreteri Sam Fairbairne’e böyle bir kampanyayı neden başlattıklarını sorduk:

Sam Fairbairne

Sam Fairbairn (Halk Meclisi Ulusal Sekreteri): “Muhafazakar Hükümet kemer sıkma politikalarıyla işin içinden çıkmaya çalışıyor. Onlara insanların sosyal güvencelerinde kesintiye giderek bu işin içinden çıkamayacaklarını göstermek için buradayız. Bugün yüzbinlerce kişinin katılmış olduğu bu kampanya, önümüzdeki hafta ve aylarda yapacağımız kampanyalar için sadece bir başlangıç. 8 Temmuz’da John Osborne’un açıklayacağı bütçe kesintilerini de protesto edeceğiz. Henüz neler yapabileceğimizi bilmiyorlar.”

Gösteriye neden katıldıklarını sorduğumuz protestoculardan aldığımız yanıtlar ise şöyle:

Aktivist Toby

Toby (Aktivist): “Hükümetin yaptığı kesintilerine karşı olduğum için buradayım. İşçi Partisi Genel Başkan adaylarının çoğu kesintilere karşı değil Jeremy Corbyn hariç. İşçi Partisi bildiğimiz İşçi Partisi değil ama, oyumu Jeremy Corbyn’a vereceğim. Maalesef buradaki İşçi Partisi, Batı emperyalist destekli İŞID ve El Nusra gibi örgütlere karşı Suriye’de savaşan, YPG’nin yüzde yüz desteklediği Halkların Demokratik Partisi (HDP) gibi değil.”

Öğretmen Sue

Sue (Öğretmen): “Kesintilerin eğitim sistemimize neler yaptığını gördüm. Öğrencilerim ve gelecek nesiller için, aynı zamanda bu eşitsizlikten zarar görenler adına buradayım.”

Öğretmen Ed

Ed (Öğretmen): “Zenginin daha zengin fakirin daha fakir olduğu bu sisteme karşı olduğum için buradayım.”

Leo (Left Unity üyesi)

Leo (Left Unity member): “Muhafazakar parti refah devletini yürülükten kaldırmaya çalışıyor, sahip olduklarımızı da elimizden alarak. Bu hükümete ve politikalarına karşıyım.”

Sanatçı Teresa

Teresa (Sanatçılar Sendikası): “Son 5 yılda gördükki kemer sıkma politikaları işe yaramıyor. İnsanların temel ihtiyaçlarında kesintilere gidileceğine, ekonomik yatırımlar yapıp, yeni iş imkanları yaratmalı ve sosyal konutlar inşa etmeliler.”

Aktivist Monica

Monica (Aktivist): “Hükümet 100 milyar sterline mal olacak yeni jenerasyon nükler silah istiyor. Bütün nükler silahların ortadan kaldırılmasını, kamu harcamalarının ulusal sağlık sistemi gibi yerlere harcanmasını istiyoruz.”