Kadın sığınak evleri kapanmaya devam ediyor

Kadın kuruluşları, kadın sığınaklarının, yerel yönetimlerin maddi desteklerini keserek, kadın sığınaklarının kapanmalarına yol açmaları, bu hizmeti kriz noktasına getirdiğini açıkladılar.

Sığınakların kapanmaları, aile içi şiddet mağduru kadınların evsiz kalmayla, kendilerini döven eşlerine geri gitmek arasında seçim yapmalarının anlamına geldiğini belirten kadın kuruluşları, sorunun ciddi boyutlarda olduğunu ifade ettiler.

Kadın kurumlarının endişe duydukları konular: her belediye, sınırlarının dışından gelen ve sığınak arayan kadınların sayısını kısıtlaması, ulusal sığınak ağının kırılmasına sebep olması; sığınakta kalınabilecek günlerin sınırlanması; erkekleri almayan sığınakların paralarının kesilmesi; alternatif konaklama ayarlanmadan sığınakların kapatılmaları.

The Guardian gazetesinin yaptığı araştırma Gloucestershire, Cheshire, Devon, Dorset, Sheffield, Nottingham, Somerset, Leeds, Leicestershire ve Coventry’de kadın sığınaklarının ya kapandıklarını ya da kapanma tehlikesi altında olduklarını ortaya çıkardı.

Bu gelişmeler, kadına karşı şiddet konusunda hizmetlerin 1970’li yıllara gerilemesi olarak değerlendiriliyor.

İşçi Partisinden Hükümete eleştiri

Geçtiğimiz haftalarda İşçi Partisi Gölge İç İşleri Bakanı, Yvette Cooper, Muhafazakar ve Liberal Demokrat koalisyon hükümetini aile içi şiddet suçunu basitleştirdiğini, ve kendi partisinin bu suçu ayrı ve belirli bir suç yapacaklarını açıkladı.

İşçi Partinin yaptığı araştırmada, ülkenin 15 polis biriminden aldığı bilgilere göre, 3,305 aile içi şiddet şikayetinin, toplumsal çözüm olarak adlandırılan ve halk diliyle ‘ara buluculuk’ olarak tanımlanan, özür ve uyarıyla sonuçlandığı ortaya çıktı.

Cooper, geçtiğimiz hafta yaptığı konuşmada, hükümetin, 10 bin aile içi şiddet işleyeninin, bir özür ve fırçayla kurtulmasına izin verdiğini söyledi.

Cooper, konuşmasında, aynı zamanda, tecavüz, çocuk istismarı ve aile içi şiddetinde, şikayetlerin sayısının yükselmesine rağmen, yargılamaların düşmesine dikkat çekti.

Sandra Horley, kadın kuruluşu Refuge’ın başkanı, bu sonuçları şöyle değerlendirdi: ‘‘Polis birimlerinin, aile içi şiddet vakalarında çözüm olarak ‘ara buluculuk’ yapmalarını oldukça rahatsız edici buluyorum. ‘Ara buluculuk’ çözümü suçluya özür diletmek olabilir, tazminat ödetmek ya da onarıcı adalet sağlamak oluyor. Bu tür çözümler bazı suçlar için etkili olabilir ama aile içi şiddet bunların içerisinde değildir.

‘‘Bu konuda net olalım, aile içi şiddet her hafta iki kadını öldüren, ciddi bir suçtur. Kadınlar, olağanüstü bir adım atıp, eşlerini polise şikayet ettiklerinde, hukukun tam anlamıyla arkalarında olduğuna güvenmeleri gerekir. Şiddet uygulayan erkekler adalet sistemimiz tarafından sorunlu tutulmaları gerekiyor.

‘‘Arabuluculuk yöntemi de bazen çok tehlikeli olabilir, çünkü kadın ve çocukların zanlı tarafından daha fazla mağdur edilmesi riski taşıyor içinde. Böylesi bir durumda mağduru korkutmak ve kontrol etmek için kullanabilir.

‘‘Polis Memurları Derneği (Association of Chief Police Officers- ACPO) önergeleri, ‘ara buluculuğun’ aile içi şiddet vakaları için uygun olmadığını çok açıkça belirtiyor. Fakat, bu yeni veriler, polis birimlerinin bilerek bu önergeleri ihmal ettiklerini gösteriyor. Eğer polis birimleri bağlı kalmayacaklarsa, ulusal önergelerinin olmasının ne anlamı var?

‘‘İşçi Partisinin ‘ara buluculuk’ yönteminin aile içi şiddet şikayetlerinin sonuçlanmasında kullanımını yasaklama vaadinden memnunum. Gerçek şu ki, siyasi partiler, kadın ve çocukların hak ettikleri gibi korunmalarını sağlamak için daha fazla şey yapmaları gerekiyor. Kadına karşı şiddet bir numaralı öncelik olması gerekiyor- sadece kağıtta değil, pratikte de aynı zamanda.

‘‘Refuge, Hükümete, polis ve diğer devlet kurumlarının aile içi şiddete yanıtlarıyla ilgili kamu soruşturması gerçekleştirmelerinin çağrısını yapıyor. Biz, toplum olarak aile içi şiddete bakış açımızı, ve devlet kurumlarının mağdurlara tepkilerini değerlendirmemiz gerekiyor.’’

Horley, soruşturmanın başlatılmasını talep eden imza kampanyasına destek istedi: https://you.38degrees.org.uk/petitions/public-inquiry-into-police-and-state-agency-response-to-domestic-violence

Cooper, aile içi şiddetten dolayı haftada iki kadının öldüğünü dile getirdi, ve her hafta futbol maçlarında iki kişi ölseydi ulusal bir feryat olurdu diyerek, konunun daha fazla önemsenmesi gerektiğine dikkat çekti.