İskoç Polisi İki Gün Önce Kapısını Kırarak Girdiği Kürt Derneğinde Halkın Sorularına Cevap Verdi
Geçtiğimiz hafta İskoçya’nın başkenti Edinburgh’ta Kürt Toplum Merkezi ve bazı Kürt Halk Meclisi üyelerinin evlerine yapılan baskınlara tepkiler büyüyerek devam ediyor. Çarşamba günü yaşanan baskınlardan sonra Kürdistanlıların yoğun eylem ve protestolarından sonra İskoç Polis birimi sözcüleri birkaç gün önce kapısını kırarak girdikleri Kürt Toplum Merkezinde Kürdistanlıların sorularını yanıtladı.
Çiğdem Özlük-Edinburgh
Soruşturma polise gelen şikayet üzerine başlatıldı
Yaşanan baskınlardan sonra Kürdistanlıların organize ettiği protestolar ve diplomasi çalışmaları devam ederken, polis sözcüleri Kürt Toplum Merkezine gelerek halkın sorularını yanıtladı. Dün (Salı) akşam saatlerinde Edinburgh Kürt Toplum Merkezine gelen Polis Departmanı üyeleri Alan Carson ve Andy Jones yoğun tepkiler altında halkın sorularına cevaplayarak baskınların polise gelen bir şikayet üzerine başlatılan soruşturma çerçevesinde yaşandığını belirttiler.
Konuyu Adalet Bakanlığına taşıyacağız
Yaşanan baskınları protesto etmek ve Kürdistanlılar ile dayanışmak amacıyla İskoçya Yeşiller Partisi parlamento üyesi Ross Greer ile Unison sendikası temsilcisi Stephen Smillie de toplantıya katıldı. Smilie bu baskınların tekrar yaşanmaması için konuyu Adalet bakanlığına taşıyacaklarını ve bu durumun tekrarlanmaması için teminat isteyeceklerini ifade etti.
Kürt Toplum Merkezindeki toplantıya katılan Polis birimi sözcüsü Alan Carson soruşturma devam ettiğinden kaynaklı çok fazla bilgi veremeyeceğini ifade etti.
“Edinburgh da yaşayan Kürt ailelerine yapılan bu baskınlar ve dernek binanıza yapılan bu baskınlar polise ulaşan bir şikayet sonucu başlatılan araştırma çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Özür dileyerek belirtmeliyim ki, soruşturma hala devam ettiği için bu konuda fazla yorum yapma yetkim yok, ancak İskoçya’daki Kürt halkının barışçıl ve entegresyona yatkın bir halk olduğuna gönülden inanıyoruz. Bu yapılan baskınlar sonucu yaratılan gerilim ve korkudan dolayı üzgünüz. Derneğinizdeki kültürel çalışmalarınıza devam etmenizi, bu olayın İskoçya polisi ve Kürt halkı ile olan ilişkisinin etkilenmemesi için elimizden ne gerekiyorsa yapacağız”.
Toplantıya katılan diğer polis sözcüsü Andy Jones ise şunları ekledi: “Yapılan bu baskınlarda bireylere davranış biçimleri ve uygulanan tutumları anlattığınız sözler ile teşkilatımızdaki gerekli mercilere iletilecektir”.
Kürdistanlılar Polis Baskınlarını Protesto Etti
Öte yandan İskoç polisinin baskılarını protesto eden Kürtler Britanya Kürt Toplum Merkezi Eşbaşkanlığı öncülüğünde yaptıkları basın açıklamasıyla tepkilerini dile getirdiler. İskoçya Parlamento binası önünde bir araya gelen Kürdistanlılar Kürtleri kriminalize eden bu tarz yaklaşımların Türk devletinin yaklaşımını andırdığına dikkat çekti.
DAİŞ’e karşı savaşanlara yapılan baskılar barbarlığa hizmettir!
Kürt dostlarının da yer aldığı açıklamada bildiri dağıtılarak, Kürtlere yönelik baskınlar karşısında kamuoyunun duyarlı olması gerektiğine vurgu yapılarak, “Kürtler DAİŞ barbarlığına karşı savaşıyor. Bu baskılar insanlığa değil, barbarlığa hizmettir” denildi.
İskoç polisinin baskılarının protesto edildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Tarihten silinmek istenen Kürt halkı eşi ve benzeri görülmemiş bir mücadele geleneği ile Kürt kadını öncülüğünde toplumlar yaşam umudu olmuştur.
Böylesi tarihi insanlık mücadelesinin sahibi olan Kürtler anlam vermekte zorlandığımız İskoç polisi tarafından bir baskı ve saldırı ile karşı karşıyadır. Yabancısı olmadığımız bu baskılar bize Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki cuntaları, Kürtlere karşı yapılan katliamları, Saddam’ın Irak’ta kullandığı kimyasalları, Şengal ve Rojava’daki DAİŞ barbarlarını hatırlattı. İnkar ve imhayla karsı karşıya olan Kürtlere savaşmaktan ve özsavunmaya geçmekten başka bir yol bırakılmamıştır. Çareyi Avrupa’ya kaçmakta gören Kürt mülteciler aynı baskıyla diasporada da karşılaşmıştır.”
Kürdistanlıların evlerinin hukuksuzca basıldığı belirtilen açıklamada, baskınlarda evlerdeki özel eşyalara ve kitaplara el konulduğu ifade edildi.
Dernek binasının mafyavari bir şekilde basıldığına vurgu yapılan açıklamada son olarak şunlar ifade edildi:
“Derneğimizin usulsüzce ve mafyavari bir şekilde kapısı kırılmış, kitaplara ve Kürtlerin manevi değeri olan resimlere, renklerimize el konulmuştur.
Birçok aktif çalışan arkadaş ve üyelerimizin evlerinin önünde hala polis araçları dolaşmaktadır. Bu da baskıların devam edeceğini göstermektedir.
Biz Kürt halkı olarak artık daha örgütlü ve her yerdeyiz. İskoçya’da yaşayan Kürtler yalnız değildir. Bu örgütlü yapımız sadece kendi toplumumuza değil içinde bulunduğumuz, mensubu olduğumuz ülkenin de toplumuna her türlü kazanım sağlamaktadır. Her daim birlik ve beraberlik içerisinde barışçıl yaşamdan yanayız.
Özellikle geçmişi kurtuluş mücadelesiyle geçen ve Kürtlerin tarihine benzer bir tarihe sahip olan İskoçya’nın bağımsızlık mücadelesini sahipleniyor ve destekliyoruz. Fakat polisin tutumu anlaşılır değildir ve kabul edilemez. Bu durum karşısında bir Kürt halkı olarak büyük bir üzüntü içerisindeyiz. İskoçya hükümetinin bu tavrını derhal terk etmesini belirtiyor, barışın teminatı olan Kürtlerin yanında yer almaları gerektiğini vurguluyoruz.