İsçi Parti Adayları: Göçmenlerin sesi olacağız
HİKMET ERDEN
Britanya’da 12 Aralık’ta yapılacak genel seçimlere kısa bir süre kalırken, liderlerin dili giderek sertleşiyor. Britanya İsçi Partisi ve Muhafazakâr Parti arasında kıran kırana bir seçim çalışmasına tanıklık ederken, Brexit ise tartışmaların merkezine oturmuş durumda. Muhafazakar Parti Lideri ve Başbakan Borris Johnson Brexit konusunda kararlı olduğunu vurgularken, Jeremy Corbyn ise anlaşmasız bir Brexit’e geçit vermeyeceklerini belirtiyor. Sağ muhafazakâr partilerin seçim vaatlerin de göçmenlere dönük ırkçı ve sert söylemler gelişirken, sosyalistlerin, demokratların ve göçmenlerin sesi olarak bilinen Jeremy Corbyn liderliğinde ki İşçi Partisi ise göçmen haklarını korumakta kararlı olduklarını her fırsatta vurguluyor. Kürt ve Türkiyeli toplumun yaşadığı Kuzey Londra’da İşçi Partisi adaylarının açıklamaları göçmen örgütlerinden tam not alırken, Türkiye ve Kürdistanlı kurumların ise 12 Aralık seçimlerindeki adresleri İşçi Partisi olacak. Kuzey Londra adaylarının açıklama ve beyanları da bu desteğin ne kadar hâklı olduğunu ortaya koyuyor. Kürt Halk Meclisi, DAY-MER, Britanya Alevi Federasyonu, GİK-Der ve yöresel dernekler yaptıkları açıklama da herkesin seçmen kütüklerine yazılmasını ve 12 Aralık’ta oylarını İşçi Partisi’nden yana kullanmalarını istedi.
İşçi Partisi’nin Kuzey Londra Adayları seçim çalışmalarını ve vaatlerini Telgraf’a anlattı.
DAVID LAMMY: GÖÇMENLERİN YANINDAYIZ
İşçi Partisi Tottenham Aday David Lammy, muhafazakârların göçmenlere dönük anlaşmalarının insani olmadığını vurgulayarak, “İktidarın göçmen politikalarının hiç bir insani yani yoktur. Biz İşçi Partisi olarak göçmenlere ve sığınmacılara karsı düşmanca hazırlanan yasalara karsı mücadele ederek değiştireceğiz” dedi. Grenfell Tower’da ki yangında 20’inci katta yasayan arkadaşının annesinin ölümünün kendisini bireysel olarak çok etkilediğini vurgulayan Lammy, büyük bir konut krizinin yaşandığını vurguladı. Lammy, yerel yönetimlerin yeni konutlar inşa etmesi gerektiğini vurgulayarak, “bu acil bir ihtiyaç. Ben ancak Jeremy Corbyn liderliğindeki İşçi Partisi’nin bunu gerçekleştirebileceğine inanıyorum” dedi. Lammy konuşmasının devamında şunları ifade etti. “Göçmenler çok ağır şartlarda yaşıyorlar. Bizim ülkemiz de hala insanlar güvenli bir şekilde uykuya dalamıyorlar. Özellikle göçmenlerin kaldığı yerlerin durumu iç açıcı değil. Yerel yönetimler bu konuda gerekli çalışmaları yapabilmelidir ve göçmenlerin yasadıkları bölgelere daha fazla yatırım yapılmalı ve sorunlarının giderilmesi için bütçe ayrılmalıdır. Özellikle konut sorunu yaşanıyor. Belediyeler göçmenlere dönük ya da evsiz insanlara dönük daha fazla konut yapmak zorundadır. Devlet herkesin satın alabileceği sosyal ve belediye evleri yapmak zorundadır. Herkesin konut edinme hakkı vardır. Hükümet özellikle yoksul insanların da konut alabilecekleri şekilde düzenlemeler yapmalıdır. İşçi Partisi Genel Başkanı Jeremy Corbyn iktidar olması halinde göçmenlerin sorunları çözüleceği gibi konut sorunu da çözülecektir. Jeremy ile yaptığımız konuşmalar da bu sorunların çözümü konusunda ne kadar hırslı olduğunu gördüm. Bizler seçim bölgemizdeki tüm sorunları konuşmalıyız.” Özellikle çeteler, uyusturucu ve fuhuş gibi konuları konuşarak çözümün toplumla birlikte geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Lammy, “Biz biliyoruz ki bu tür konular da yeni alanlar açmalıyız ve sosyal alanlar yaratmalıyız. Bu sorunu sert polislerle ya da kati polisiye önlemlerle çözemeyiz. Çocuklarımız için polisin sert tutumuna ihtiyacı yoktur. Bizler yeni yöntemler geliştirmeliyiz. Bunu çözecek olan İşçi Partisi’dir. Bizim İşçi Partisi’nin iktidarına ihtiyacımız vardır. David Cameron ve ardından gelenleri dinleyerek zamanınızı öldürmeyin. Çünkü bunların tek çözümü daha fazla polisiye önlemdir. David Cameron’un göçmen politikaları sert ve kati olduğu kadar insani bir yani yoktu. Ekoloji ve çevre sorununa karşı duyarlı bir hareketiz ve bu konuda çalışmalar yürüteceğiz. Bizim liderimiz bu konuda çok duyarlı ve ileri de insan hakları, ekoloji ve göçmenlik konularında neler yapabileceğimizi bize gösteriyor” diye kaydetti. Erdoğan rejimine de karşı olduklarının altını çizen Lammiy, “Türkiye’nin Kürtler ve demokrasi üzerindeki baskılarının farkındayız. Biz buna bir tavır almak içinde mecliste olacağız. Kürtlere karşı savaşan ve şiddet uygulayan bir Erdoğan rejimi var. Ben buna karşı tavrımı hep net aldım. Trump’tan rahatsız olan biriyim. Trup savaş yaratan biridir ve Ortadoğu barısına hiç bir katkısı olmayan biridir. Bunu değiştirmek için İşçi Partisi iktidarına ihtiyaç vardır” dedi.
KATE OSAMAR: CORBYN İLE SORUNLAR ÇÖZÜLECEK
Edmontan İşçi Partisi Milletvekili Adayı Kate Osamar ise Haringey’de doğup büyüdüğünü ve Edmonton aday olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Çünkü Tottenham çok daha büyük problemleri olan bir bölgedir. Edmonton’da yaşanan sorunlar çok büyük. Tottenham’da kayıtlar da olaylı ve problemli bir alan görünüyor. Ancak Edmonton ve Hackney’e yeterli ilgi gösterilmiyor. Bunu neden ifade ediyorum: Çünkü Edmonton’daki gençlere oradaki insanlara baktığım da bunların yeterli eğitim yok ve kriminal olaylar çok yüksek ve bu beni endişelendiriyor. Bu tartışılmıyor ve doğru bir çözüm yöntemi geliştirilmiyor. Eğer seçildiğim halde özellikle gençlerin çetelere bulaşmaları ve sorunlarının çözümü konusunda çalışacağım. Biz Tottenham’daki kardeşlerimizle iletişim kurmamız gerekiyor ki, Edmonton’daki Haringey’de yasamış ve bu insanlar olumsuz olayları beraberinde getiriyor. Bu anlamıyla sorunları yerinde çözmek önemlidir. Bu insanların sorunları hükümet tarafından küçümseniyor. Burada iktidar da olan muhafazakârlar var ve bu sorunları çözemiyor. Eğer İşçi Partisi olmuş olsaydı bu sorunlar daha fazla çözüm getirebilirdi. Benim seçim bölgemdeki belediyeler den üçü bu muhafazakâr iktidarın belediyeleridir ve hiç bir çözüm projeleri yok. Gençler bıçaklı saldırılara karışıyor, uyuşturucu sorunu var ancak çözüm yok. İşçi Partisi tüm bu sorunların farkında ve çözümü getireceğimizden emin olabilirsiniz.” Konuttan sokak sorunlarına kadar her sorunun Jeremy Corbyn’in programıyla çözülebileceğini ifade eden Osamar, “İşçi Partisi’nin iktidara gelmesi durumunda artık yaşamımızın bir parçası olan internetin bedava olması sözünü veriyoruz. Buna karşı çıkanlara şaşırıyorum. Bunun neresi kötüdür? Türkçe ve Kürtçe konuşan toplumla iletişimimiz her zamanki gibi sürecektir” diye belirtti.
FERYAL DEMİRCİ: OYUMUZU KULLANALIM
Kuzey Enfield İşçi Partisi Adayı Feryal Clark Demirci’de muhafazakârların son dokuz yıldır ülkeyi felakete sürüklediğini ve artık bunun dayanılmaz bir noktaya vardığını ifade etti. Muhafazakâr partinin sağlık ve eğitim basta olmak üzere bir çok alanda kesintilere gittiğini ifade eden Demirci, şunları ifade etti: “Gerek sağlık olsun gerek eğitim gerek gençlerimize yönelik sosyal hizmetler olsun her şeyde kesintilere uğramış şekildedir. Kuzey Enfield bölgesinde 19 milyon pound eğitimde kesintiye gidilmiştir. Enfield’in bazı bölgelerinde GP yoktur ve sağlık hizmeti verilmiyor. İnsanlar GP randevusu alabilmek için 3 hafta kimi 6 hafta beklemek zorunda kalıyor. Muhafazakârlar bu bölgede 2010 yılında açtıkları ve kapatılmayacak diyerek önünde şov yaptıkları hastaneyi kapattılar. Yerine ise yerel sağlık hizmeti verecek bir GP bile kurmadılar. Her konuda her alanda sadece kesinti yaptılar. Bu seçim sadece bu kesintileri durdurmak için değil bu hizmetleri tekrar alabilmek be büyütmek içindir. Bu seçim önümüzdeki 30 yılı belirleyecek bir seçimdir bu seçim gençlerimizin geleceğini belirleyecek bir seçimdir. Onun için bu seçimde oyunuzu kullanmanız çok önemlidir. Liberaller Kuzey Enfield bölgesinde seçime girerek muhafazakarlara hizmet edecektir. Çünkü onlar İşçi Partisinden oy devşirebilirler. Kuzey Enfield ve Southgate bölgesinde kaybedersek bunun sorumlusu Liberallerdir. Seçim kütüklerine yazılınız ve oyunuza sahip çıkmanız bu seçimde önemlidir.”
CATHERINE WEST: KÜRTLERİN YANINDA OLACAĞIZ
Wood Green Adayı Catherine West ise İşçi Partisi’nin dış politikasını ve Kürtlere bakisini aktardı. Kürt ve Türkiyeli belediye meclis üyelerinin faaliyetlerine değinen Catherine West, “Türkçe konuşan belediye meclis üyeleri sadece sosyal konut ve belediye sorunları ile ilgilenmiyorlar. Onlar Türkiye ve Kürdistan’da yaşanan sorunlara karşı da mücadele yürütüyorlar. Ortadoğu’da barışın sağlanması için İşçi Partisi olarak bir çaba ve mücadelemiz var” dedi. Rojava’daki durumun kaygı verici olduğuna dikkat çeken West, “Jeremy Corbyn, hükümetin dış politikasını sert bir şekilde eleştirerek, barışçıl bir politika geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Corbyn, Kürtlerin yasadığı sorunun farkında ve bunu sürekli dile getiriyor. İşçi Partisi iktidarı Ortadoğu barışı için de çalışacaktır. Sadece Türkiye’de değil Iran, Irak ve Suriye’de yaşanan çatışmalı ve karmaşık bir süreç yaşanıyor. Ortadoğu’da barışı sağlamak kolay değildir. Rojava’da son yaşanan işgal girişimi büyük ve kaygı verici bir durumdur. Kürt meselesi konusunda İngiltere’nin dış politikasını eleştiriyoruz. Biz bu duyarlılığımıza devam edeceğiz. Bizler hep birlikte mücadele eder isek Ortadoğu’da ve diğer bölgeler deki sorunlar çözüme ulaşabilir. Kürtler kendi hakları için mücadele ediyorlar. Kürt toplumu insan hakları, demokrasi ve kadın hakları için hep ayaktalar. Biz Kürtlerle hep dayanışma içerisinde olacağız” dedi.
YEŞİL SANAYİ DEVRİMİ YAPACAĞIZ
Enfield Southgate İşçi Partisi Adayı Bandos Charalambous ise seçim çalışmalarını kapı kapı dolaşarak sürdürüyor. Charalambous, İşçi Partisi ile birlikte Ulusal Eğitim Servisi yetenek geliştirmedeki başarızlığına son verileceğini belirterek, “İnsanların islerini değiştirmesine yardımcı olacağız. Muhafazakârların yarattığı Brexit tartışmasına İşçi Partisi son vererek, adil bir vergi sistemi kuracak. Bununla sosyal ve kamusal servislere yatırım yapacak. Sağlık Hizmetleri ücretsiz ve kaliteli bir şekilde sağlanacak. Herkesin yaşanabilir bir konutta yaşamasına olanaklar yaratacak. Çalışma yaşamında çalışanların saygı ve itibari korunarak, hakları ile yasayacaklar. Çalışamaz durum da olduğunuz da sizin onurlu ve güvenli bir şekilde yasamanız için çalışacağız. Yeşil Sanayi Devrimi’ni gerçekleştirerek işsizliğe son vereceğiz, bir milyon kişiye is imkânı yaratacağız. Yeşil Sanayi Devrimi ile fabrikalar, iş alanları doğa ile uyumlu olacak” dedi.