İngiltere’de her iki siyah aileden biri yoksul
Bağımsız bir araştırma kuruluşunun hazırladığı rapor, İngiltere’de Afrika ve Karayip kökenli siyah hanelerin neredeyse yarısının yoksulluk içinde yaşadığını, buna karşılık her beş beyaz haneden birinin yoksul olduğunu ve bu uçurumun koronavirüs krizinin etkisiyle daha da derinleşebileceğini ortaya koydu.
Siyahlarla birlikte Asyalılar gibi diğer etnik azınlıklar da hesaba katıldığında, beyazlar dışındaki etnik grupların “sürekli yoksulluk” içinde olma ihtimali, araştırmaya göre beyazlara kıyasla iki-üç misli daha fazla. Yoksulluğun ölçülmesinde sosyal faktörleri de hesaba katan farklı bir yaklaşım geliştirmek amacıyla 2016 yılında kurulan bağımsız Sosyal Ölçüm Komisyonu (Social Metrics Commission) tarafından yapılan araştırma, Birleşik Krallık içinde yaşayan her 10 Afrika-Karayip, Bangladeş, Pakistan kökenli ya da melez insandan birinin işsiz olduğunu ortaya koyuyor. Oysa beyazlar arasında aynı oran 25’te bir.
Aile ya da hane düzeyinde bakıldığında, İngiltere’de beyaz ailelerin yüzde 19’u yoksul. Ama bu oran karışık etnik kökenden insanların yaşadığı ailelerde yüzde 32’ye, Asya kökenli ailelerde yüzde 39, diğer etnik gruplar kategorisinde yüzde 42’ye ve Siyah Afrika-Karayip kökenliler arasında ise yüzde 46’ya kadar çıkıyor.
Sosyal Ölçüm Komisyonu, siyah ve etnik azınlıkların koronavirüs krizi döneminde beyazlara göre çok daha büyük oranda iş ve gelir kaybına uğradığını söyleyerek, bunun önümüzdeki dönemde yoksulluğun boyutlarını ve derinliğini büyüteceği uyarısında bulunuyor.
‘Derin yoksulluk’
Sosyal Ölçüm Komisyonu, yoksulluk sınırının en az yüzde elli altında olanları “derin yoksulluk” başlığı altında sınıflandırıyor ve bu kesimde koronavirüs döneminde işini ve gelirini kaybetme oranının çok daha yüksek olduğunu söylüyor.
Yapılan ölçümlere göre 2018-2019 yılı döneminde Birleşik Krallık genelinde yoksulların sayısı bir yıl öncesine göre 100 bin artarak 14 milyon 400 bine çıktı ve bunların 4,5 milyonu çocuklar.
Birleşik Krallık nüfusunun yüzde 7’si yani yaklaşık 4,5 milyon kişi ‘derin yoksulluk’ içinde.
Son üç yılın en az ikisinde yoksulluk sınırının altında olan nüfusun yüzde 11’i yani 7,1 milyon kişi ise ‘uzun süreli yoksulluk’ içinde yaşıyor.
Guardian gazetesine konuşan Sosyal Ölçüm Komisyonu Başkanı Philippa Stroud, “Koronavirüsün ekonomik ve sosyal etkilerinin salgın sona erdikten sonra da uzun süre devam etmesi beklenirken, bu rakamlar bize toplumun en dezavantajlı kesimlerinin yaşamlarını iyileştirmek için ne kadar büyük mesafeler almamız gerektiğini gösteriyor” dedi.
Stroud, siyah ve diğer etnik azınlıklardan ailelerin neden oransız bir şekilde daha yoksul olduklarının biran önce belirlenmesi ve meslek eğitiminden, iş imkanlarına ve konut olanaklarına kadar bu toplumsal kesimleri diğerleriyle eşitleme konusunda hangi adımların ne ölçüde iyileştirme sağlayabileceğinin anlaşılması gerektiğini de söyledi.
Koronavirüs dönemi
Komisyonun 25 Mart ile 18 Mayıs tarihleri arasında 80 bin yetişkin ile yaptığı görüşmelere dayanan araştırma, koronavirüs salgınından önce ‘derin yoksulluk’ kategorisinde olan insanların yüzde 65’inin işini veya kısmen ya da tamamen gelirini kaybettiğini ortaya koydu.
Oysa yoksulluk sınırının yüzde 20 üzerinde olan ailelere bakıldığında, işini ya da gelirini kaybedenlerin oranının yüzde 35’lerde kaldığı görülüyor.
Sosyal Ölçüm Komisyonu, “Zaten yoksulluk içinde olanların daha da derin bir yoksulluk içine düşme ve yoksulluk sınırının hemen üzerinde olanların bu sınırın altına inme riski artmıştır” diyor.
Yoksulluk sınırı Birleşik Krallık’taki gelir ortalamasının (medyan gelir) yüzde 60’ı olarak kabul ediliyor ve haftalık olarak iki çocuklu tek ebeveyn için 325, iki çocuklu iki ebeveynli hane için 439, emekli çift için 239 sterlin tutarında.
Birleşik Krallık içinde derin yoksulluk kategorisindeki insanların oran ve sayısının son yirmi yıl içinde süregiden artışı ve koronavirüsün buna eklediği etkiler Komisyonu ve yoksullukla mücadele hedefli kuruluşları kaygılandırıyor.