Dersim Katliamı ile yüzleşme ve özür çağrısı

Dersim Katliamı ile yüzleşme ve özür çağrısı

Dersim Araştırmaları Merkezi, 50 binden fazla insan yaşamını yitirdiği belirtilen Dersim Katliamı’na ilişkin “yüzleşme ve özür” çağrısında bulundu.
1937-38 yılları arasında gerçekleşip, üzerinde 83 yıl geçen Dersim Katliamı’na ilişkin Dersim Araştırmaları Merkezi tarafından yazılı bir açıklama yaptı. 4 Mayıs’ın Dersim’e dair kıyım kararının verildiği gün olarak bilindiğine vurgu yapılan açıklamada, “25 Aralık 1935’de çıkarılan 2884 sayılı Tunceli Kanunu ve ardından başlatılan operasyon hazırlıklarının bir sonraki adımındaki 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu kararıyla, Dersim soykırım süreci fiilen başlatılmıştır” denildi.
 Açıklamada, Bakanlar Kurulu tarafından alınan karara da yer verildi. O karar ise şöyle:
“Son günlerde Tunceli’de vukua (meydana) gelen hadiselere dair raporlar 04 Mayıs 1937 tarihinde Atatürk ve Mareşal’in huzurları ile tetkik (inceleme) ve mütalaa edilerek (düşünülerek) aşağıdaki sonuca varılmıştır:
1- Toplanan kuvvetlerle Nazimiye, Keçizeken (Aşağı Bor) Sin, Karaoğlan hattına kadar, şedit (sert) ve müessir (etkili) bir taarruz harekatı ile varılacaktır.
2- Bu defa isyan etmiş olan mıntıkadaki halk toplanıp başka yere nakil olunacaktır ve bu toplanma ameliyesi de (çalışması) köylere baskın edilerek hem silah toplanacak, hem de bu suretle elde edilenler nakledilecektir. Şimdilik 2 bin kişinin nakli tertibatı hükümetçe ele alınmıştır.
Sadece taarruz hareketiyle ilerlemekle iktifa ettikçe (yetinildikçe) isyan ocakları daimi olarak yerinde bırakılmış olur. Bunun içindir ki, silah kullanmış olanları ve kullananları yerinde ve sonuna kadar zarar vermeyecek hale getirmek, köyleri kamilen (bütünüyle) tahrip etmek ve aileleri uzaklaştırmak lüzumlu görülmüştür. Malatya’dan ve Ankara’dan gönderilen kuvvetlerin cepheye vasıl olmaları ve cephedeki kuvvetlerin ufak tefek talimleri ve istirahatları ve bundan başka Diyarbakır’dan gelecek taburun tavzifi (görevleri) bütün bunlar düşünülerek bir hafta sonra yani 12 Mayıs’ta ileri harekete başlanabileceği anlaşılmaktadır.
Not: Paraya acımaksızın içlerinden çok adam kazanıp kullanmaya çalışmak lazım.”
‘TARİHSEL SUÇLAR ORTA YERDE’
Alınan bu karar sonrasında 1937-1938’de askeri operasyonların yapıldığı ifade edilen açıklamada, operasyonun ardından resmi belgelere göre 13 bin 800 insan öldürüldüğü, bir o kadarının da sürgün edildiği kaydedildi.
Gerçekte ise, Dersim’de 50 bin kişinin katledildiği belirtilen açıklamada, “O gün Türkiye’nin bütünlüklü görünen siyasi yelpazesi bu kıyıma birlikte karar verdi. Dünün ittifakı bugün de ötekiler karşıtlığı üzerinden devam etmektedir. Ermenilere, Kürtlere ve Alevilere karşı işlenen tarihsel suçlar orta yerde duruyorken, ‘benim vatandaşım’ söyleminin hileli bir yalanın tekrarı olduğu riyasını bir kez daha tarihe iliştirmiştir. Dersim’de toprağa kefensiz düşen on binlerce insanımızın acısını yüreklerimizde taşıyoruz. Ülkeyi yönetenleri bir kez daha yaşanan bu derin acıyla yüzleşmeye ve özür dilemeye davet ediyoruz” denildi.
CATEGORIES
TAGS
Share This