Cameron: Britanya’da da her an böyle bir saldırı olabilir!
Avusturalya’nın Sydney kentinde, Pazartesi günü, yaşanan rehine olayına ilişkin konuşan David Cameron, bireysel terör saldırıların Britanya’da yaşanma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Cameron ayrıca, ‘terör saldırısı düzenleyebilecek’ kişileri bulup engellemek için güvenlik birimlerine 130 milyon sterlinlik ek bütçe ayrıldığını söyledi.
Cameron, Salı günü katıldığı komite toplantısında Britanya’da ‘her an saldırı gerçekleşebilir’, dedi. Başbakan, aynı toplantıda, güvenlik görevlilerine zarar verebilecek bir kaç saldırının engellendiğini de açıkladı.
Cameron, iki rehine ve saldırganın öldüğü Sydney rehine olayının kolaylıkla burada olmuş olabileceğini ifade etti.
Bireysel terör saldırıları, İngiliz istihbaratının bu dönemde en çok zorlandığı konu olduğu söyleniliyor. Güvenlik birimleri, MI5’ın, radarında olmayan bireylerin, tek başlarına davranıp merkezi yerlerde, terör saldırısı gerçekleştirmelerinin olasılığının oldukça yüksek olduğunu ve önlenmesinin zor olabileceğini açıkladılar. Cameron da bu tür saldırıların önüne geçilmesinin neredeyse imkansız olduğunu ifade etti.
Sydney’de yaşanan olaya ilişkin konuşan Cameron, ‘‘Tabii ki de oldukça endişe veren bir durum. Tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı aşırı İslamcı şiddetin tehlikesini gözler önüne seriyor. Bu dünyanın diğer tarafında, ama burada, Birleşik Krallık’ta, ya da Avrupa’da kolaylıkla olabilecek bir şey,’’ dedi.
Sydney’in iş merkezi olan Martin Square bölgesinde, 17 kişiyi rehin alan saldırgan, İran asıllı Man Haron Monis polislerin müdahalesi sonrası öldürüldü. Monis, polis ve istihbaratın tanıdığı bir isim olup, çeşitli suçlardan yargılanıyordu.
Öldürülen rehineler: olayın yaşandığı café’nin menajeri, Tori Johnson; ve bölgede çalışan üç çocuk annesi başarılı avukat Katrina Dawson.
Suriye’de İslamcı gruplar için savaşıp, radikalleşerek Britanya’ya dönen kişilerin saldırı düzenlemesine karşı tedbir alan polis ve istihbarat, ülke dışına çıkmayan kişilerin de toplum için tehlike yaratabilecekleri olasılığının yüksek olabileceği düşünülüyor. İnternet üzerinde Suriye ve Irak’ta yaşananlardan etkilenerek radikalleşen kişilerin saldırı düzenlemelerine güvenlik birimleri kesin olarak bakıyorlar.
Geçen ay, Dover gümrük kapısında, Britanya’dan ayrılmaya çalışırken göz altına alınan beş kişi, Pazartesi günü, terörizme bağlı suçlardan tutuklandılar.
Michael Coe, 33, Simon Keeler, 43, Anthony Small, 33, terör suçlarına hazırlık ve yardım etmek, yasaklı bir örgüte destek sunmak ve sahte kimlik taşımak suçlarından Westminster Magistrates mahkemesinde tutuklandırlar. Zagum Perviaz, 35, Hamzah Safdar, 24, sahte kimlik üretmek ve taşımak suçlarından tutuklandılar.
Ayrı suçlamalardan mahkemeye çıkartılan Abdulraouf Eshati, 28, terörizm eylemlerini görevlendirmek, hazırlık yapmak ve teşfik edecek madde bulundurmak ve 1971 Göç Yasası kapsamında suçlar işlemekten tutuklandı.
İstihbarata bilinmeyen şahısların halk için tehlike teşhir edilebileceği tartışılmasına rağmen, Londra’da geçen sene Woolwich’te asker Lee Rigby’nin öldürüldüğü olayın saldırganları istihbarata bilinen kişilerdi. Aynı zamanda, Monis’te devletin bildiği bir kişiydi.
MI5’ın web sayfasında, Britanya’da uluslararası terör saldırı tehlikesinin ‘ciddi’ seviyede olduğu belirtiliyor- terör tehlikesi beş düzey üzerinde belirtiliyor: düşük, orta, önemli, ciddi ve kritik. Ağustos ayında, Daiş’in Irak ve Rojava’da saldırıları sonrasında, Britanya’daki terör tehlikesi önemli’den ciddi’ye yükseltilmişti.