DAY-MER’li kadınlardan 25 Kasım etkinlikleri

DAY-MER’li kadınlardan 25 Kasım etkinlikleri

LONDRA- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla bir dizi etkinlik gerçekleştiren DAY-MER’li kadınlar, şiddete, cinsiyet eşitsizliğine, ırkçılığa ve sömürüye ‘dur’ dedi.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla Kürt ve Türk Toplum Merkezi (DAY-MER) Kadın Komisyonu tarafından bir dizi etkinlik gerçekleştirildi. Merkez binasında gerçekleşen ilk etkinlikte 25 Kasım’a dönük bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyonun ardından Kadın Komisyonu’ndan Güngör Kuş ve Elif Karabulut tarafından verilen seminer de 25 Kasım’ın tarihi ve kadına yönelik şiddet konuları tartışıldı.

Day-Mer Kadın Komisyonu’ndan Elif Karabulut 25 Kasım’ın anlamına ve kadın çalışmalarına değinerek, kadın mücadelesinin tarihçesini aktardı.

 

MÜCADELE EDECEĞİZ

Kadınlara yönelik şiddetin boyutundan bahseden Karabulut, “Ekonomik güçlükler içinde çırpınan ailelerde kadın, yalnızca şiddetin, cinayetin değil; aynı zamanda çok sayıda intiharların da kurbanı olmaktadır. Bu koşullara boyun eğip razı olacak değiliz. Bu durum karşısında çok yönlü ve sürekli bir mücadele gerektiği açıktır. Tek başınalık bizi güçsüzleştirir, birliktelik bizi güçlendirir” dedi. Kültürel ve sanatsal çalışmaların yanı sıra kadınları ilgilendiren konular da atölye çalışmaları yaptıklarını ifade eden Karabulut, şiddete, sorunlara ve kesintilere karşı mücadele ve örgütlenmenin gerekliliğine vurgu yaptı.

 


 


 

EZİDİ KADINLAR UNUTULMADI

Etkinlik kapsamında 2 yıldan bu yana Belgin Özkurşun eğitmenliğinde çalışmalarına devam eden DAY-MER Resim Kursu kursiyerlerinin resimlerinden oluşan sergi açıldı. Sergide dikkat çeken resimlerden biri ise İŞİD saldırılarından kaçan Ezidi kadınların göç yollarını anlatan resim oldu. Resim sergisinin yanı sıra Day-Mer bünyesi altında çalışma yürüten Londra Meydan Sahnesi’nin ‘Masumiyet’ adlı oyun sahnelendi. Oyunun ardından tiyatro yönetmeni Rahime Simpson bir söyleşi gerçekleştirdi. Simpson, kadın ve sanat ikilimine değinerek, “Kendimizi ifade edebileceğimiz alanlar bulalım ve o alanlarda kök salalım, bu alanlar tiyatro, resim ya da politika olabilir” dedi.

 

BİLİNÇLİ VE ÖRGÜTLÜ YAKLAŞACAĞIZ

Etkinlikte kadınlar kendi yaşam hikayeleri ve mücadele süreçlerini aktararak, şiddete karşı seslerini yükselterek bilinçli ve örgütlü yaklaşımın gerekliliğine dikkat çekti. Emekli sendikacı olan bir katılımcı İngiltere’de polis ve yargı sitemininin kadına yönelik psikolojik şiddetine dikkat çekerek, bu kurumların kadınların şiddete uğraması karşında halen bilinçsiz olduklarını ancak son yıllarda eğitim ve tartışmalar ile bir aşamaya gelebildiklerini kaydetti.



 

MÜNFERİT DEĞİL SİSTEMATİKTİR

Etnikliğin söyleşi bölümünde İngiltere’de uzun yıllar boyunca kadınların mücadeleleri sonucu kazanılmış haklar olsa bile  kadına yönelik şiddetin devam ettiğine vurgu yapıldı. Savaşlarda, işgallerde, cezaevlerinde, göz altında, sokak ortasında tecavüz edilen, taciz edilen ve katledilenlerin yine kadınlar olduğu vurgulanarak, “Taciz, tecavüz, ölüm bu sömürü sisteminde münferit değil sistematiktir diyoruz. Erkek egemen sisteme, şiddete, sömürüye, tacize karşı toplumsal mücadele vermeliyiz.” denildi.

CATEGORIES
TAGS
Share This